Hayat,Paylaştıkça Çoğalır...

2 Şubat 2020 Pazar

Gölgemle tanıştım...

Artık günlerce süren, korku dolu bekleyiş sona ermişti. Ameliyat bitmişti. Hastahane sürecini atlatıp evime kavuşmuştum. Bundan sonra yeni hayatıma adapte olmalıydım...

Fantom ağrılarım tam gaz devam ediyordu. Ürkütücü duygusu üzerimden hala gitmemişti. Olmayan bir uzvunuzun ağrısı ve onu sonuna kadar hissetmeniz gerçekten ürkütücüydü. Hayatıma dönmeye başlamıştım. Her şey aynıydı. Aynı eşyalar, aynı oda, aynı ev...Aynı koltukta oturuyor, aynı masada yemek yiyor, aynı banyoyu kullanıyordum. Bu kadar aynı olan şeyin içinde en büyük fark, bir bacağımın olmadığıydı. Elbette bu fark hayatımı etkiliyordu. 

Kendime halâ aynada bakmamıştım. Bakmakta istemiyordum. Koltuğa oturduğum zaman yada odama geçtiğim zaman etrafa bakıyordum. Evet, her şey aynıydı. Aslında evde olduğuma , yaşanılanlara halâ inanamıyordum. Evin içinde bazen bacağımın yokluğunu fark etmiyordum. Ağrım olmasa hiç fark etmeyecektim. Zaten son 6 aydır değneklerle yürüyordum. Bu nedenle değnekle yürümek bana farklı gelmiyordu. Sol bacağımı son 6 aydır da çok aktif kullanmadığım için yokluğunu da fark etmiyor olabilirdim. 

Kalan bacağımda 50 tane dikiş vardı ama ben rahat hareket ettirebiliyordum. Zaman kaybetmemek adına kas kuvvetini arttırabilmek için hareketlerimi yapıyordum. Sağa sola aç, yukarı aşağı indir... Bazen nasıl bu kadar hareket edebildiğime şaşırıyordum. Sabahları uyandığımda yatağımda hareketlerimi yapıp sonrasında kalkıyordum. İlerleyen zamanlarda bu yaptığım hareketler benim çok işime yarayacaktı.

Bir sabah uyanmış, salona geçmiş, kahvaltımı yapıyordum. Banyoya elimi yıkamak için kalktığımda pencereden salona giren güneşe arkamı dönmemle birlikte , yere gölgemin yansıdığını gördüm. Bir an durdum, kıpırdamadım. Bir bacağımın gölgesi yoktu. İki değnek ve  bir bacak gölgesi. Peki ya diğer bacağım? O an bacağımın olmadığını fark ettim. Pansumanımı ve bandajlama işlemini kendim yapıyordum.Sürekli bacağımla bir aradaydım ve ona dokunuyordum. Olmadığını biliyor ve görüyordum fakat gölgemin yansımasında olmadığını fark edince, orada ki boşluğu görünce, bacağımın olmadığını anlamıştım. İşte o an uyanmıştım. Kendimi ben de anlayamıyordum. Sanki sürekli bir rüyadaydım ve zaman zaman uyanıp, bacağımın olmadığını fark ediyor sonra tekrar geri uyuyup rüya alemine dalıyordum. 

Ayna ile karşı karşıya gelmeden önce, gölgemle karşılaşmıştım. Kendimi kabul etmeye çalışmıştım o an...Yeni bedeni mi, yeni beni...Anlaşılan oydu ki zaman zaman uyanacaktım rüyadan ve bu gerçekle karşılaşacaktım. O boşluğu hissedecektim. Doldurmak istedim bir an o boşluğu. Benim gölgem mi diye düşündüm. Gerçekten çok enteresandı. Her şey ne garipti... Hiç aklıma gelmezdi yeni bedenimle gölgem sayesinde tanışacağım. Gerçi, yaşadıklarımın hiçbiri aklıma gelmezdi ki....

Gölgemle tanışmam yaklaşık 1 dk lık bir durumdu. Çok kısa sürelerde çok fazla duyguyu yaşayabiliyordum. Saniyelik durumlarda duygu değişimi ile karşı karşıya kalabiliyordum. Hiç beklemediğim bir anda tanışmıştık gölgemle. O 1 dk lık süre bana çok uzun gelmişti. Sanki saatlerce ayakta durmuş gölgemi izlemiştim. İlk gördüğümde zaman durmuştu aslında. Ne olduğunu anlamaya çalıştığım ve zihnimde gördüğüm boşluğu doldurmak için çaba sarf ettiğim için zaman durmuştu. İşte bu nedenle 1 dk lık süre bana uzunca bir süre gibi gelmişti. Yürümeye devam edip, elimi yıkamaya gitmiştim.

Her şey son derece gerçekti. Gölgemde, yaşadıklarımda, ben de...Belki de ben sadece uyanmak istemiyordum. Bazen her gerçeği bilmek , görmek istemez ya insan, işte ben de belki de bu gerçeği sürekli görmek ,bilmek istemiyordum. Gerçekten tamamen kaçmıyordum ama bu dönemlerde mümkün olduğunca uzaklaşmaya çalışıyordum. Küçük bir çocuk gibiydim. Gölgesini ilk kez görüp tepki veren, ne olduğunu anlamaya çalışan küçük bir çocuk. Ne kadar basit bir durum aslında değil mi? Sadece basit bir gögle... Gün içerisinde defalarca karşılaşabileceğimiz hatta fark etmediğimiz bir durum gölgemizi görmek ama işte küçük bir çocuk ve benim için bu kadar basit değildi ve bir ilkti...

instagram : @erdincyumusak
facabook:    Erdinç Yumuşak



   

2 yorum:

  1. Bazen gerçeklerle yüzleşmek zordur ama bu kadar güçlü bir insanın bunun da üstesinden geleceğine eminim.

    YanıtlaSil